BATI AKDENİZ İHRACATÇILAR BİRLİĞİ ÜYELERİNE
SİRKÜLER 2025-118

Sayın Üyemiz;

1. Döngüselliğe Geçişi Ölçen Yeni Göstergeler Raporunun Yayımlanması

2. Temiz Sanayi Mutabakatı Devlet Yardımları Çerçevesi

3. Türkiye-Birleşik Krallık STA Güncelleme Müzakereleri-Dijital Ticaret ve Çevrimiçi Tüketicinin Korunması

4. 28. Rejim Kurulmasına İlişkin Kamu İstişare Sürecinin Başlatılması

5. Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma İçin Sanayi Ortaklığı/Proje Teklifleri

6. Türkiye-Birleşik Krallık STA Güncelleme Müzakereleri Kapsamında Kamu-Özel Sektör İstişare Süreci

7. Kanada / Petrol Boruları (OCTG) / Anti-Damping Soruşturması

8. Kanada / Çelik Çember / Anti-Damping Soruşturması

Konularını içeren duyurularımızın detayları ekte sunulmuştur.

Bilgilerini rica ederim.

1. Döngüselliğe Geçişi Ölçen Yeni Göstergeler Raporunun Yayımlanması

Ticaret Bakanlığı tarafından iletilen yazıya atfen, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan bir yazıda, döngüsel ekonominin, Avrupa Birliği'nin (AB) 2040 yılına kadar %90 gibi iddialı bir karbon emisyonu azaltım hedefi doğrultusunda önemli bir rolü olup; bunun yanı sıra azalan malzeme talebi ve kaynakların daha verimli kullanımı sayesinde özellikle stratejik ve kritik hammaddelerle ilgili olarak, jeopolitik dalgalanmalara karşı dayanıklılığını artırması başta olmak üzere; muhtelif ekonomik ve sosyal hedeflerin desteklenmesine de yardımcı olacağının öngörüldüğü aktarılmaktadır.

Bununla birlikte, Avrupa Komisyonu (Komisyon); özellikle Döngüsel Ekonomi İzleme Çerçevesi (Circular Economy Monitoring Framework) gibi sistemlerin ötesinde, döngüsel ekonomi kapsamındaki politika ve girişimleri daha yüksek değerli döngüsellik faaliyetlerine yönlendirecek ve ilgili politika odak alanları, ekonomik sektörler ve malzeme akışlarının özgünlüğünü dikkate alacak tamamlayıcı göstergelerin geliştirilmesine ihtiyaç duyulduğunu belirlemiştir.

Bu kapsamda; Komisyon Araştırma ve Yenilikçilik Genel Müdürlüğü (DG RTD) tarafından yürütülen iki yıllık araştırma projesi ile bir örneği ilişikte sunulan "Döngüselliğe geçişi ölçen yeni göstergeler” (New indicators measuring transition to circularity) adlı Nihai Rapor'un hazırlandığı belirtilmiştir. Bu Rapor'da, kapsamlı bir politika ve finansman çerçevesi raporunun hazırlanmasından başlanarak, Döngüsel Ekonomi Göstergeleri Aracı vasıtasıyla erişilebilen 730'un üzerinde potansiyel göstergenin envanterinin çıkarılması ve sınıflandırılması, ardından bunlardan aşağıda yer alan 11 öncelikli politika odak alanı kapsamında 60 göstergenin seçilmesinin ve derinlemesine test edilmesinin sağlandığı ifade edilmektedir.

• Piller ve araçlar

• Biyoekonomi

• Şehirler ve bölgeler

• İnşaat ve binalar

• Elektronik ve Bilgi ve İletişim Teknolojileri

• Gıda, su ve besleyici öğeler

• Hanehalkları

• Ambalaj

• Plastik

• Ürün-Hizmet Sistemleri

• Tekstiller

Çalışmada, yenilikçi göstergelerin özellikle test edilip geliştirilmesinin seçilerek; bu göstergelerin uygulanmasında ortaya çıkan temel zorlukları belirlemek ve bu zorlukları ele almak için hem düzenleyici hem teknik seçenekler önermek amacında olunduğu vurgulanmaktadır. İlaveten, her bir öncelikli politika odak alanı için politika bağlamını ve test edilen göstergelerden elde edilen çıktıları özetleyen ayrı sektör-odaklı ekte sunulan Politika Özeti'nin geliştirildiği; bu dokümanın ise test edilen, mevcut veya diğer potansiyel izleme çabalarından seçilen ve gelecekte geliştirilmesi dikkate alınabilecek "ideal” bir gösterge seti önermekte olduğu belirtilmektedir.

Ek-1: Politika Özeti

Ek-2: Nihai Rapor

2. Temiz Sanayi Mutabakatı Devlet Yardımları Çerçevesi

Ticaret Bakanlığından alınan yazıya atıfla, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan bir yazıda, Avrupa Birliği'nin (AB) "Temiz Sanayi Mutabakatı” hedefleri doğrultusunda Avrupa Komisyonu tarafından oluşturulan Devlet Yardımları Çerçevesi'ne (Clean Industrial Deal Accompanying State Aid Framework - CISAF) ilişkin düzenlemenin, 4 Temmuz 2025 tarihli AB Resmî Gazetesi'nde yayımlandığı bildirilmektedir.

Anılan düzenleme ile Üye Devletlerin belirli yatırım alanları ve hedefler kapsamında AB devlet yardımı kurallarıyla uyumlu şekilde destek mekanizmaları oluşturabilmelerine imkân tanındığı; bu çerçevede, temiz sanayinin teşvik edilmesi amacıyla sunulan yardım programlarının Avrupa Komisyonu tarafından onaylanarak bireysel yardım uygulamalarının daha hızlı şekilde yürürlüğe girmesinin sağlandığı ifade edilmektedir.

2022 yılından bu yana yürürlükte olan Geçici Kriz ve Geçiş Çerçevesi'nin (Temporary Crisis and Transition Framework) yerini alan CISAF'ın, 31 Aralık 2030 tarihine kadar geçerli olması ve bu sayede Üye Devletler ile işletmelere uzun vadeli öngörülebilirlik sağlaması öngörüldüğü belirtilmektedir.

Bu bağlamda CISAF'ta aşağıdaki hususların ön plana çıktığı ifade edilmektedir.

• Temiz enerji yayılımı için ‘hızlı geçiş' uygulaması: Yenilenebilir enerjiye ve düşük karbonlu yakıtlara yönelik destekleri içeren uygulama ile yenilenebilir enerji programlarının hızlı bir şekilde devreye alınabilmesini sağlamak amacıyla prosedürler basitleştirilmiştir. Mavi ve yeşil hidrojen gibi düşük karbonlu yakıtlar için sağlanan destek sayesinde, daha verimli veya uygun maliyetli çözümlerin henüz mümkün olmadığı, "karbonsuzlaştırılması zor” sektörlerdeki şirketlerin dönüşümü kolaylaştırılacaktır.

• Esneklik önlemleri ve kapasite mekanizmalarına ilişkin yeni kurallar: Üye Devletlere, rüzgar ve güneş enerjisi gibi kesintili yenilenebilir elektrik kaynaklarının, enerji arzına entegre edilmesini sağlayacak ek araçlar sunulmaktadır. Üye Devletlerin elektrik sağlayıcılarına yedek kapasiteyi korumaları için ödeme yaptığı ‘hedef model' kapasite mekanizmaları tanımlanmakta ve bu tasarımlar hızlı onay sürecine tabi olabilmektedir.

• Enerji yoğun kullanıcılar için elektrik maliyeti desteği: Üye Devletler, uluslararası ticarete açık ve üretim süreçlerinde yoğun şekilde elektriğe bağımlı sektörlerde faaliyet gösteren şirketlere elektrik fiyat desteği sağlayabilecektir. Bu desteğin karşılığında şirketlerden karbonsuzlaşma yatırımları yapmaları istenecektir.

• Karbon azaltımı ve enerji verimliliğini artıran teknolojilere esnek destek mekanizması: Elektrifikasyon, hidrojen, biyokütle, karbon yakalama - kullanım - depolama gibi geniş bir karbon azaltımı teknolojileri yelpazesine destek verilmesine imkân tanınmaktadır. Bu çerçevede, 200 milyon Avro'ya kadar projeler için önceden belirlenmiş yardım miktarları, finansman açığı esas alınarak ya da rekabete dayalı teklif süreci yöntemleriyle destek sağlanabilecektir.

• Temiz teknoloji üretimi için destek ile Net Sıfır Sanayi Yasası: Anılan Yasa ile belirlenen teknolojilere yönelik tüm üretim projeleri için destek programları, Avrupa dışına kayma riski taşıyan net sıfır teknoloji üretim projelerine bireysel destek ve temiz teknolojilerin üretimi için gerekli kritik hammaddelerin üretimi ve işlenmesine destek sağlanması, mevzuat kapsamına alınmıştır.

Öte yandan, Avrupa'nın farklı bölgeleri arasında uyumu sağlamak amacıyla, Üye Devletler bölgesel yardım haritalarında tanımlanan daha az gelişmiş bölgelerdeki projelere daha yüksek oranlı destek verebileceği ifade edilmektedir. İlaveten, Üye Devletlerin temiz teknoloji ürünlerine olan talebi teşvik etmek için vergi indirimi gibi destekler sağlamasına olanak tanındığı belirtilmektedir.

Kamu ve özel yatırımların birlikte hareket etmesi gerekliliği göz önüne alınarak, Üye Devletlerin, çerçeve kapsamında yer alan projelere yönelik olarak, özel yatırımları riskten arındırmaya yönelik önlemler almasının önünün açıldığı ifade edilmektedir. Bu desteğin; uygun projeleri içeren bir portföyü yönetecek özel bir fona veya özel amaçlı bir kuruluşa sağlanacak sermaye, kredi ve/veya garanti şeklinde olabileceği aktarılmaktadır.

Bu kapsamda, CISAF kapsamında verilecek destekler ve oranlarını gösterir listenin ekte iletildiği belirtilmektedir.

Diğer yandan, yukarıda anılan CISAF kapsamındaki vergi düzenlemeleri doğrultusunda, Avrupa Komisyonu tarafından 2 Temmuz 2025 tarihinde vergi teşviklerine ilişkin bir tavsiye kararı yayımlanmıştır. Anılan tavsiye kararı çerçevesinde, TSM hedeflerine katkı sağlanmasını teminen vergi teşviklerinin tasarımı ve uygulanması süreçlerinde dikkate alınması gereken ortak yönlendirici ilkeler ortaya konulmakta olup, konuya ilişkin ayrıntılar aşağıda aktarılmaktadır.

Komisyon tavsiye belgesinde yer verilen öneriler aşağıda özetlenmektedir:

1) Temiz teknolojilerde yeterli üretim kapasitesini ve sanayinin karbonsuzlaştırılmasını sağlamak için vergi kredileri: Üye Devletlere, nihai ürünler, ana özel bileşenler ve kritik hammaddeler için ilave üretim kapasitesi oluşturan yatırım projelerine yönelik olarak vergi kredisi şeklinde vergi indirimi sağlamaları tavsiye edilmektedir. Bu yardımların tutarının, yatırım projesinin belirlenen yardım bölgesi dışında gerçekleşmesi durumunda proje başına 150 milyon Avro'yu ve uygun maliyetlerin en fazla %15'ini aşmaması gerekmektedir. Eğer yatırım projesi belirli yardım bölgesinde gerçekleşiyorsa, yardım miktarı proje başına 200 milyon Avro veya 350 milyon Avro olabilir ve maliyetlerin en fazla %20'si veya %35'i oranında yardım sağlanabilir. Ayrıca, CISAF kapsamında, projeler KOBİ'ler tarafından yürütüldüğünde yardımlar artırılabilecektir.

2) Sera gazı emisyonlarını azaltan veya sanayi faaliyetlerinin enerji verimliliğini artıran yatırımlar için vergi avantajları: Özellikle İklim Yasası ile uyumlu kurumsal dönüşüm planlarını uygulayan ve açıklayan şirketlere yönelik, sera gazı emisyonlarını azaltan veya enerji verimliliğini artıran yatırımlar için vergi kredisi şeklinde vergi indirimi sağlanması tavsiye edilmektedir. Bu yardımların tutarının proje başına 200 milyon Avro'yu aşmaması, yardım yoğunluğunun ise yatırım türüne bağlı olarak %20 ile %60 arasında değişmesi öngörülmektedir. Ayrıca, CISAF kapsamında, projeler KOBİ'ler tarafından yürütüldüğünde yardımlar artırılabilecektir.

3) Dayanıklılığa katkıda bulunan yatırım projeleri için artırılmış vergi kredileri:

Üye Devletlere, dayanıklılık politikası hedeflerini destekleyen yatırım projelerine yönelik olarak daha yüksek vergi kredileri sağlamaları tavsiye edilmektedir. Bu amaçla, olabilecek proje türleri şu şekilde sıralanmaktadır:

a) Tek bir üçüncü ülkeye yüksek düzeyde bağımlı olan net sıfır nihai ürün ya da net sıfır ana özel bileşen üretimini amaçlayan yatırım projeleri;

b) Net Sıfır Sanayi Yasası (NZIA) kapsamında belirlenen stratejik projeler;

c) NZIA kapsamında Üye Devletler tarafından belirlenmiş bir net sıfır teknoloji hızlandırma vadisi içinde yer alan Yatırım projeleri;

d) İnovasyon Fonu tarafından olumlu değerlendirilmiş ve Strategic Technologies for Europe Platform (STEP) Tüzüğü kapsamında "Egemenlik Mührü” (Sovereignty Seal) ile ödüllendirilen projeler;

e) Kritik Hammadeler Yasası uyarınca stratejik proje olarak tanımlanan yatırım projeleri.

4) Temiz teknoloji ekipmanlarına yönelik talebi desteklemek amacıyla vergi açısından tam ve anında giderleştirme dahil hızlandırılmış amortisman uygulaması:

Üye Devletlere, temiz teknoloji ekipmanlarının satın alınması veya kiralanması için bir vergi dönemi içinde yapılan harcamaların hızlandırılmış amortisman yoluyla, tercihen tam ve anında giderleştirme şeklinde, vergisel olarak indirilebilmesine imkân tanımaları tavsiye edilmiştir. Tam ve anında giderleştirme mümkün değilse, uygun maliyetlerin en az %30'unun edinme yılında gider olarak yazılabilmesine olanak sağlanması sözkonusu olacaktır. Bahsekonu varlıkların yeni olması, uygulama şartlarından birisi olup, şirket filoları için sıfır emisyonlu araçların da hızlandırılmış amortisman kapsamına alınması mümkündür.

5) Dayanıklılığa katkıda bulunan temiz teknoloji ekipmanı edinimi için artırılmış hızlandırılmış amortisman:

Üye Devletlere, dayanıklılığa katkı sağlayan temiz teknoloji ekipmanlarının satın alınması veya kiralanmasına ilişkin maliyetler için en geniş hızlandırılmış amortisman rejimini sağlamaları tavsiye edilmektedir. Bu doğrultuda, Üye Devletlerin 31 Aralık 2025 tarihine kadar, Komisyon tavsiyelerinin uygulanmasına yönelik olarak yürürlüğe koydukları ya da duyurdukları önlemler ile hâlâ yürürlükte olan benzer önlemleri ve bunlardaki değişiklikleri Avrupa Komisyonu'na bildirmelerinin beklendiği belirtilmektedir.

Ek-3: CISAF Destek Listesi

3. Türkiye-Birleşik Krallık STA Güncelleme Müzakereleri-Dijital Ticaret ve Çevrimiçi Tüketicinin Korunması

Ticaret Bakanlığı'ndan alınan bir yazıya atfen, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan yazıda, Ülkemiz ile Birleşik Krallık (BK) arasında yürürlükte bulunan Serbest Ticaret Anlaşması'nın (STA) güncellenmesi ve kapsamının genişletilmesine yönelik müzakerelerde "dijital ticaret” faslının da ele alınmakta olduğu, bu kapsamda sınır ötesi işlemlerin kolaylaştırılması ve tüketici güveninin artırılmasına yönelik uluslararası bir hukuki çerçeve oluşturulmasının hedeflenmekte olduğu belirtilmektedir. Özellikle, BK pazarına yönelik Business to Consumer (B2C) e-ihracatın geliştirilmesi açısından, ülkemizde kurulu e-ticaret hizmet sağlayıcılara duyulan güvenin artırılmasının önemli bir gündem maddesi olarak öne çıktığı aktarılmaktadır.

30 Haziran- 2 Temmuz 2025 tarihlerinde Ankara'da gerçekleştirilen birinci tur müzakerelerde, "tüketicinin korunması” ve "dijital ticaret” başlıklarının kapsamda yer alması hususunda taraflarca mutabık kalındığı belirtilmektedir. Ayrıca anılan başlıklar ile "çevrimiçi tüketicinin korunması” konusunda ülkemiz yaklaşımının aktarılması amacıyla bir kavram kağıdının hazırlanarak karşı tarafa iletilmesine karar verildiği ifade edilmektedir. Metin bazlı müzakerelere, 15-19 Eylül 2025 tarihlerinde Londra'da gerçekleştirilecek ikinci turda başlanmasının planlanmakta olduğu, bu çerçevede hazırlanan taslak kavram kağıdının ekte yer aldığı belirtilmektedir.

Bilgilerini ve söz konusu kavram kağıdının BK tarafına ülkemiz önerisi olarak sunulup sunulmaması ile içeriğine dair görüş ve önerilerinizin en geç 19 Ağustos 2025 Salı günü 17.00'ye kadar Genel Sekreterliğimize (arge@baib.gov.tr) iletilmesi gerekmektedir.

Ek-4: Taslak Kavram Kağıdı

Ek-5: Görüş Bildirim Formu

4. 28. Rejim Kurulmasına İlişkin Kamu İstişare Sürecinin Başlatılması

Ticaret Bakanlığından alınan yazıya atıfla, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan bir yazıda, Avrupa Komisyonu (Komisyon) tarafından Ocak 2025'te kamuoyuyla paylaşılan Rekabetçilik Pusulası'nda, Avrupa ekonomisinin rekabetçiliğini artırmaya yönelik kapsamlı bir eylem setinin parçası olarak; yenilikçi şirketlerin şirketler hukuku, iflas, iş ve vergi hukuku ile ilgili hususlar da dâhil olmak üzere, Avrupa Birliği (AB) genelinde tek tip, uyumlaştırılmış bir kurallar setinden yararlanabilmelerini mümkün kılmak amacıyla kurulması öngörülen "28. Rejim”in duyurulduğu aktarılmıştır. İlaveten, AB Zirvesi'nin Mart ayındaki toplantısının sonuçlarından biri olarak; Komisyon, yenilikçi şirketlerin ölçek büyütmesini mümkün kılacak isteğe bağlı bir 28. şirketler hukuku rejimi teklif edilmeye çağrılmış; benzer şekilde Tasarruf ve Yatırımlar Birliği Hakkında Bilgilendirme, Tek Pazar Stratejisi ve Yeni Girişim ve Ölçek Büyüten Girişimler Stratejisi'nde (Start-up and Scale-up Strategy) de 28. Rejim'in öneminin vurgulandığı belirtilmektedir.

Bu bağlamda 8 Temmuz 2025 tarihinde Komisyonun, 12 haftalık bir süre için geçerli olacak bir kamu istişare süreci başlatılmış olduğu iletilmiş olup; sürecin ayrıntılarının aktarıldığı ekte bir örneği yer alan "Etki Analizi İçin Görüş Çağrısı” dokümanında öne çıkan hususlar ise aşağıda sunulmaktadır:

1. Halihazırda üye ülkeler arasında yasal çerçevelerin yeknesaklıktan uzak oluşunun, Tek Pazar'da şirketlerin ticari faaliyetlerinin azalmasına ve kaçırılan fırsatlara yol açmakta olduğu,

2. Diğer bir deyişle mevcut durumda, her ne kadar yenilikçi şirket ve yeni girişimler ile ölçek büyüten şirketler de dâhil olmak üzere firmaların, yakın zamanda yürürlüğe giren AB Şirketler Hukuku dijital çözümleri ve araçlarından yararlanabilecek olsa dahi; halen AB genelinde kuruluş, faaliyet gösterme ve yatırım çekme potansiyellerini sınırlayan farklı ulusal gerekliliklerle karşı karşıya kalmaya devam edecekleri,

3. Nitekim iş dünyası dernekleri ve girişim şirketlerinin; şirket kurma ve şirkete yatırım yapma prosedürlerinin yeterince dijital, kolay ve hızlı olmadığını ve yeknesaklıktan uzak kuralların AB'de ölçek büyütmeyi engellediğini vurguladıkları,

4. Dolayısıyla, yapılan 28. Rejim çağrılarının esasen AB genelinde şirketlerin kuruluşu ve faaliyetleri ile ilgili birleşik bir şirketler hukuku çerçevesinin eksikliği ile şirketlerin kuruluşu, yapısı ve faaliyetlerine ilişkin farklı ulusal kurallar ve gereklilikler nedeniyle ortaya çıkan karmaşıklığı ve maliyetleri vurguladığı,

5. 28. Rejim'in potansiyel olarak aşamalı ve yapısal bir şekilde tek bir kurallar seti sağlayacağı ve dijital çözümler üzerine kurulu bir AB Şirketler Hukuku çerçevesini içererek; şirketlerin Tek Pazar genelinde şirket kurma, ölçek büyütme ve faaliyet gösterme konularındaki engelleri aşmalarına yardımcı olacağı,

6. Bu bağlamda yapılacak politika değişikliğinin; şirketler için tamamen çevrimiçi mevcut prosedürler (kuruluş, sicile kayıt), "yalnızca tek seferlik” ilkesinin (İşletmelerin kamu idarelerine yalnızca bir kez bilgi vererek, bu bilgilerin veri koruma kurallarına uyulmak suretiyle gerektiğinde idareler arasında dahili olarak paylaşılması) İşletme Sicilleri Bağlantı Sistemi (Business Registers Interconnection System - BRIS) aracılığıyla kullanımı ve Avrupa Tekil Tanımlayıcısı (EUID) ile AB Şirket Sertifikası (yani Avrupa Dijital Kimlik Çerçevesi ile uyumlu bir AB şirket kimlik kartı) gibi dijital araçlar üzerine inşa edileceği,

7. Bu girişimin, Avrupa Yenilikçilik Yasası ve Avrupa İşletme Cüzdanı girişimi dâhil olmak üzere; AB'de şirketlerin karşılaştığı engelleri ele almayı amaçlayan diğer girişimlere tamamlayıcı nitelikte olacağı,

8. "28. Rejim şirketlerinin yapısı ve temel unsurları”nın; bu tür şirketlerin temel unsurlarının belirlenmesini, şirket türünü, kimlerin ve nasıl kurabileceğini, asgari sermaye gerekliliğini ve 28. Rejim şirketleri için olası farklı bir isim ve kısaltmanın kullanımını içerebileceği,

9. "28. Rejim şirketlerinin kurulması ve işletilmesine yönelik basit, esnek ve hızlı prosedürler ve kurallar”ın; bu şirketlerin ideal olarak 48 saat içinde kuruluşunu ve bu şirketlerin kapatılması dâhil diğer prosedürleri dijital çözümler ve araçlar yoluyla daha hızlı ve verimli hâle getirmeyi, "yalnızca tek seferlik” ilkesinin, şirket bilgi paylaşımı yoluyla işletme sicil kurumları ile işletme prosedürlerinden sorumlu iş ve vergi makamları gibi diğer ulusal makamlar arasında da uygulanmasını ve 28. Rejim şirketlerinin yönetimini daha esnek hâle getirmenin yollarını (Ayrıca, önümüzdeki dönemde beklenen AB İşletme Cüzdanı kullanımının bu kapsamda olabileceği) içerebileceği,

10. "28. Rejim şirketlerine yatırım çekme”nin ise; bu şirketler için sermaye artırımlarını dijital çözümler ve araçlar yoluyla basitleştirme seçeneklerini ve yatırımcıların çekilmesi için farklı hisse sınıfları, hisse devir kuralları veya özel sermaye yatırım anlaşmalarının kullanılması gibi yöntemleri içerebileceği,

11. Planlanan 28. Rejim'in muhtemel etkileri hususunda; • Ekonomik büyümeyi teşvik edeceği, • Yenilikçiliği destekleyeceği, • Yeni işler yaratacağı, • AB'nin küresel rekabetçiliğini artıracağı ve • Dinamik ve bütünleşmiş bir yeni girişim ve ölçek büyüten girişim ekosistemini destekleyerek Avrupa toplumuna geniş faydalar sağlayacağı,

12. Bu girişimin geliştirilmesine katkıda bulunmak ve Komisyon'un kararına veri sağlamak amacıyla bir etki değerlendirmesi hazırlanacağı ve yasal mevzuat teklifinin 2026 yılının ilk çeyreğinde kabul edilmesinin öngörüldüğü,

13. Bu girişim ile ilgili sözkonusu kamu istişaresine ilave olarak planlanan faaliyetlerin; • Büyüme için Adalet Yüksek Düzey Forumu (High-Level Forum on Justice for Growth) çerçevesinde üye ülkeler ve AB düzeyinde sosyal ortaklar dâhil olmak üzere AB düzeyindeki paydaşlarla görüşmeler, • Gayri Resmi Şirketler Hukuku ve Kurumsal Yönetim Uzman Grubu (Informal Expert Group on Company Law and Corporate Governance, ICLEG) bünyesindeki şirketler hukuku akademik uzmanları ile görüşmeler; • Girişimciler, şirketler ve sosyal ortaklarla ilave olarak hedef odaklı istişareler (2025 2. ila 4. çeyrek arası) olduğu,

14. Kamu istişare sürecinin hedef kitlesinin, tüm paydaşların katkılarına açık olmakla birlikte özellikle;

• Yenilikçi şirketler, yeni girişimler ve ölçek büyüten şirketler,

• İş dünyası ve sanayi dernekleri temsilcileri,

• Girişimciler, yatırımcılar,

• Avukatlar ve hukukçular,

• Başta işletme sicil makamları olmak üzere üye ülke makamları,

• Sendikalar,

• Akademisyenler olduğu,

ifade edilmektedir.

Bu kapsamda, bahse konu Görüş Çağrısı sürecine ilişkin görüşlerin aşağıda yer alan link üzerinden bildirilmesi ve bildirilen görüşlerin ekte yer alan Görüş Formu kullanılarak 25 Eylül 2025 Perşembe gününe kadar Genel Sekreterliğimize (arge@baib.gov.tr) iletilmesi gerekmektedir.

Görüş Çağrısı Adres Uzantısı:

https://ec.europa.eu/info/law/better-regulation/have-your-say/initiatives/14674-28th-regime-a-single-h%20armonized-set-of-rules-for-innovative-companies-throughout-the-EU_en

Ek-6: 28. Rejim Etki Analizi için Görüş Çağrısı

Ek-7: Görüş Formu

5. Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma için Sanayi Ortaklığı/Proje Teklifleri

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından alınan yazıya atfen, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan bir yazıda, ülkemizin Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Ürdün, Bahreyn ve Fas'ın üyesi olduğu Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma İçin Sanayi Ortaklığına, 8-9 Şubat 2025 tarihlerinde Katar'da gerçekleştirilen Üst Komite (Bakanlar) Toplantısı'nda Katar ile birlikte üye olduğu ifade edilmektedir.

Ortaklık kapsamında; üye ülkeler arasında ortaklık tarafından belirlenen iş birliği alanlarında (ilaç, tarım, gıda, gübre, kimyasallar, plastik ve türevleri, metaller, madenler ve türevleri ile tekstil) faaliyet gösteren üretici firmaların bir araya getirilmesi ve bu firmaların ortak yatırım, tedarik ve ticaret gibi ihtiyaç duydukları alanlarda iş birliği yapmalarının hedeflendiği belirtilmektedir.

Bu doğrultuda, ortaklığın tanıtılması ve ülkemizdeki ilgili sektörlerde faaliyet gösteren firmaların bilgilendirilmesi amacıyla, 11 Haziran 2024 ve 20 Mart 2025 tarihlerinde firmaların katılımıyla çalıştaylar düzenlendiği ifade edilmektedir. Çalıştaylara katılım sağlayan firmalardan gönderilen proje tekliflerinin Ortaklık Sekretaryası ile paylaşıldığı, bu projelerden bazılarının kısa listeye alınarak, üye ülkelerdeki potansiyel ortak firmalarla paylaşıldığı belirtilmektedir. Ancak, katılımcı ülkelerden ve Ortaklık Sekretaryasından alınan geri bildirimlerde; ülkemiz tarafından sunulan projelerin maliyet tutarlarının görece düşük kaldığı, gelen proje tekliflerinin daha çok Türkiye'de gerçekleştirilecek yatırımlar için finansman arayışına yönelik olduğu, projelerde yatırım yapılması istenen ürünlerin çoğunlukla henüz Ar-Ge aşamasında bulunduğu ve nihai ürün niteliğinde olmadığı ifade edilmektedir.

Ortaklık Sekretaryası'nın; proje başvurusunda bulunacak firmaların en az 50 milyon ABD Doları değerinde yatırım gerektiren proje teklifinde bulunmalarını, projelerde yer alacak ürünlerin Ar-Ge aşamasında değil nihai ürün aşamasında olmasını ve bu nihai ürünlerin üye ülkeler arasında tedarik ve ticarete konu olabilecek nitelikte olması gerektiğini vurguladığı belirtilmektedir.

Bu kapsamda, Ortaklığın yapısını anlatan sunum, ortaklığa ilişkin bilgi notu ve proje teklifi için doldurulması gereken doküman ekte sunulmaktadır. Proje tekliflerinin ilgili dokümana işlenerek coktarafli@sanayi.gov.tr e-posta adresine iletilmesi gerekmektedir.

Ek-8: Sürdürülebilir Ekonomik Kalkınma için Sanayi Ortaklığı Sunumu

Ek-9: Sanayi Ortaklığı Proje Formu

Ek-10: Ürdün Proje Teklifleri

Ek-11: Katar İhracat Verileri

Ek-12: Sanayi Ortaklığı Bilgi Notu - Temmuz 2025

6. Türkiye-Birleşik Krallık STA Güncelleme Müzakereleri Kapsamında Kamu-Özel Sektör İstişare Süreci

Ticaret Bakanlığı'ndan alınan bir yazıya atfen, Türkiye İhracatçılar Meclisinden (TİM) alınan yazıda, Ülkemiz ve Birleşik Krallık (BK) arasındaki Serbest Ticaret Anlaşması (STA)'nın "hizmet ticareti, yatırım ve dijital ticaret” gibi hususları da kapsamak üzere güncelleme müzakerelerinin ilk turunun 23 Haziran- 2 Temmuz 2025 tarihleri arasında Ankara'da gerçekleştirilmiş olduğu bildirilmektedir.

15 Eylül 2025 haftası Londra'da gerçekleştirilmesi planlanan ikinci müzakere turu öncesinde ülkemizin talep edebileceği alanların tespiti ve sonrasında resmi müzakere metni hazırlıklarının yürütüleceği aktarılmış olup, söz konusu müzakerelere hazırlık mahiyetinde Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan anket çalışması sonuçları arasında, ülkemiz iş insanlarının, BK pazarına erişimi anlamında önemli bir engel olarak vize ve çalışma izni başvuru süreçlerinde yaşanan mevcut sorunlara da yer verildiğinin tespit edildiği ifade edilmektedir.

Bu doğrultuda, ekli belgede yer alan sorunların çözümüne yönelik hükümler içeren bir anlaşma metni hazırlanarak BK tarafına iletilmesinin planlandığı belirtilmektedir.

Bu çerçevede, ekte yer alan konulara ilave; BK'den vize, çalışma izni ve oturma izni alımına ilişkin ülkemizce talep edilmesinde fayda görülen diğer hususların tespit edilmesinin önem arz ettiği ifade edilmektedir.

Bilgileri ile ekli belgeye yönelik öneri ve görüşlerinizin ekte yer alan form doldurularak 20 Ağustos 2025 Çarşamba günü 15.00'e kadar Genel Sekreterliğimize (arge@baib.gov.tr) iletilmesi gerekmektedir.

Ek-13: Taslak Potansiyel Sorunlar Listesi

Ek-14:Görüş Bildirim Formu

7. Kanada / Petrol Boruları (OCTG) / Anti-Damping Soruşturması

İlgi: 14.08.2025 tarihli ve 2025-117 sayılı sirkülerimiz.

Kanada Sınır Hizmetleri Kurumundan (CBSA) tarafından 11 Ağustos 2025 tarihinde, ülkemiz menşeli "Petrol Boruları” (Oil country tubular goods-OCTG) ithalatına karşı bir firmamız özelinde bir anti-damping soruşturması başlatıldığı duyurulmuştu.

Bu defa, Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğünden alınan bir yazıda, Kanada Uluslararası Ticaret Mahkemesinden (Canadian International Trade Tribunal - CITT) alınan ve ekte yer verilen bildirimde, CBSA tarafından başlatılan mezkur soruşturma kapsamında, anılan Mahkemenin dampingli ithalatın yerli sanayiye zarar verip vermediği veya yerli sanayide zarar tehdidine yol açıp açmadığına yönelik bir ön zarar incelemesi başlattığı bildirilmektedir.

Bu çerçevede, mezkur bildirimde, mahkemenin ön zarar incelemesini yazılı görüşler yoluyla yürüteceği, görüş sunmak isteyen tarafların 25 Ağustos 2025 tarihine kadar bildirimde linki de bulunan Form 1'i doldurması gerektiği, tarafları temsil edecek avukatların ise Form 2 ve Form 3'ü doldurmaları gerektiği belirtilmektedir.

Ek-15: Açılış Bildirimi

8. Kanada / Çelik Çember / Anti-Damping Soruşturması

İlgi: a) 14.05.2025 tarihli ve 2025-063 sayılı sirkülerimiz.

b) 23.05.2025 tarihli ve 2025-068 sayılı sirkülerimiz.

c) 17.06.2025 tarihli ve 2025-082 sayılı sirkülerimiz.

Kanada tarafından ülkemizin yanı sıra Çin, Güney Kore ve Vietnam menşeli "Çelik Çember (Steel Strapping)” ithalatına karşı bir anti-damping soruşturması ile Çin menşeli anılan ürünler ithalatına karşı bir sübvansiyon soruşturması yürütüldüğü duyurulmuştu.

Bu defa, Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğünden alınan bir yazıda, Kanada Uluslararası Ticaret Mahkemesi'nden (Canadian International Trade Tribunal - CITT) alınan bildirim ile, anılan Mahkemenin yürüttüğü ön zarar incelemesi neticesinde verilen, dampingli ithalatın yerli sanayide zarar tehdidi oluşturduğuna dair makul göstergelerin mevcut olduğuna dair karara ilişkin Gerekçeli Karar'ın iletildiği ifade edilmektedir.

Öte yandan, dampingin mevcudiyetine yönelik yürütülen ön soruşturma kapsamında Kanada Sınır Hizmetleri Kurumu'ndan (CBSA) alınan ekli bildirimde ise, 90 gün içerisinde tamamlanması öngörülen soruşturmaya ilişkin sürenin 135 güne uzatıldığı, bu çerçevede ön kararın 24 Eylül 2025 tarihine kadar verileceği belirtilmektedir.

Ek-16: Gerekçeli Karar

Ek-17: Uzatma Bildirimi

---

Ekler:
Ek-1.pdf

Ek-10.pdf

Ek-11.xlsx

Ek-12.pdf

Ek-13.pdf

Ek-15.docx

Ek-15.pdf

Ek-16.pdf

Ek-17.pdf

Ek-2.pdf

Ek-3.pdf

Ek-4.pdf

Ek-5.docx

Ek-6.pdf

Ek-7.doc

Ek-8.pptx

Ek-9.pptx